- yağ sürmek
- to butter (bread)
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
ekmeğine yağ sürmek — (birinin) istemediği hâlde birinin işine yarayacak biçimde davranmak Büyük bir döviz kaynağımız olacak turizmimizi baltalamak kimin ekmeğine yağ sürer? H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağlamak — i 1) Yağ sürmek 2) tek. Sürtünen iki yüzey arasına, kaymayı kolaylaştırmak için yağlı bir madde sürmek 3) argo Dalkavukça övmek, yağ çekmek Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yağlayıp ballandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ekmek — 1. i, er 1) Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek 2) Toprağı ekip biçmek için kullanmak Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor. M. Ş. Esendal 3) e Serpmek Yemeğe biber ekmek. 4) mec. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iç — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalmak — i, e, ar 1) Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı. F. R. Atay 2) Vurarak veya sürterek ses çıkartmak Bir yandan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
taş — is. 1) Kimyasal veya fiziksel durumu değişiklikler gösteren, rengini içindeki maden, tuz ve oksitlerden alan sert ve katı madde Kireç taşı. Oltu taşı. 2) sf. Bu maddeden yapılmış, bu maddeden oluşmuş 3) Bazı yerlerde ve işlerde kullanılmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük